Prof.
Dr. Mehmet Ali Ünal ‘Osmanlı Müesseseleri Tarihi’ isimli eserinde Osmanlı
devletinde de medreselerde eğitimin bozulma sebeplerinden birisi de
medreselerin merkezileşip taşradan gelen zeki talebelere kapısını kapatmakla
gerçekleştiği anlatır. O’na göre taşradan gelen zeki talebeler; ilk dönemlerde
evvela yirmili medreselere intisap ederlerdi. Yirmili medreselerde başarılı
olanlar daha sonra otuzlu medreselere intisap ederek ilim tahsil ederlerdi.
Otuzlu medreselerden sonra kırklı medreseler gelirdi. Bu kat-ı meratip sahn-ı
seman medreselerine kadar devam ederdi. Tabi her medresenin bitiminde Cuma günü
sınav yapılır ve bu sınav da halka açık olacak şekilde hiçbir itiraza mahal
vermeyerek yapılırdı. Her sınavı başarı ile bitirenler ancak bir üst medreseye
geçebilirlerdi. Günümüzdeki SBS ve YGS sınavlarında olduğu gibi. Ancak maalesef
son dönemde bu kat-ı meratip prosedürü tamamen iptal edildi. Sadece seçkin
medreselerin çevresinde oturan talebeler o medreselerde eğitim gördüler. Taşradan
gelen zeki talebeler ise bu seçkin medreselerde ilim tahsil etme şansını
kaybettiler. Bu talebeler aynı zamanda hayal kırıklığı yaşayarak evlerine
döndüler. Hayatlarını rençperlik yaparak idame ettirdiler. Bu seçkin medreseler
çevre yerlerden talebe almayınca zamanla vasat düzeyde talebeler eğitim
aldılar. Daha sonra ise eğitim giderek laçkalaştı. İşte Osmanlı yaşanan
sıkıntıların bizim de yaşamamız mukadderdir. Eğer şimdilerde de varoş semtlerde
ya da kırsal yerlerde orta öğretimde okuyan talebeler seçici bir imtihandan
geçmezlerse o talebelerin de iyi bir üniversitelere girmeleri hayal olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder